HİÇBİR YERDE DENGİ OLMAYAN
3 RUS SİLAH SİSTEMİ

"Ortadoğu'daki teröristlerin korkulu rüyası olan bu üç silah,
ülke sınırlarını korumakta oldukça başarılı".
2019 yılına gelinmiş olsa da, Rusya ve ABD küresel silah pazarındaki liderliklerini korumaya devam ediyor. Tüm ülkelerin kozlarını ellerinde tuttuğu bu sahada, Rusların heybetli silahları son derece etkileyici. İşte bu silah sistemlerinden üçü.
S-400 FÜZE SAVUNMA SİSTEMİ
NATO'nun Growler ismini verdiği S-400 hava savunma sistemi, Rusların savunma sanayisindeki üstünlüğünü tüm dünyaya gösteren bir diğer silah.

Hava hedeflerini 600 kilometre öteden algılayabiliyorken, hedeflerini de 400 kilometre menzilden vurabiliyor. S-400, hızlı manevra yapabilen güdümlü füzeler ya da kıtalararası balistik füzelerin tümünü algılayarak etkisiz hâle getiriyor.

En yakın rakibi olan Amerikan MIM-104 Patriot sistemiyle arasındaki temel fark, hedeflerini her açıdan algılayıp vurabiliyor olması. Amerikalıların sisteminin ise, hava sahasını yalnızca 180 derecelik açıyla tarayabildiği biliniyor.

Bunun yanında Patriot'un roket fırlatıcısının mevzilenmesi 30 dakikadan daha uzun sürüyor. Bu süre ise, füzelerin hedef ülkeye isabet edip savaşın kaybedilmesine yol açması için yeter de artar bile.
Patriot'un 180 kilometrelik menzili ise, Rusların 400 kilometre menzilli sisteminin yarısından dahi az. Rus yapımı silahın menzilinin genişliği de yalnızca füzelere değil, savaş ve bombardıman uçaklarına karşılık verilmesinde önemli bir rol oynuyor. S-400 sistemiyle karşı karşıya gelen bir uçağın mühimmatının ülke sınırlarına ulaşması mümkün değil.
Tüm bu etkenler Türkiye gibi NATO üyesi ülkelerin dahi ekonomik yaptırım tehditlerine rağmen Rus sistemlerini tercih etmesine neden oluyor.
PUTİN'İN NÜKLEER BAŞLIKLI YENİ FÜZESİ: AVANGARD
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2018 sonlarında Avangard kıtalararası füze sisteminin denemelerini bizzat izledi. Söz konusu füze başlıkları, bu yıl içerisinde ülke savunmasında kullanılmaya başlanacak.
Avangard, Rus roket biliminde yeni bir dönemin başlangıcına işaret ediyor. Muadil görülen yabancı menşeili rakiplerinden farklı olarak, söz konusu füze inanılmaz bir irtifa kaydederek roket savunma sistemlerinin yanından ses hızını aşarak geçiyor.
Roket başlığı, Hiroşima'yı yerle bir eden atom bombasından 130 kat daha güçlü bir yıkıma yol açabiliyor. Bunun yanında, hedefine saatte 24.000 kilometre hızla ilerliyor.
"Söz konusu yeni füzenin inşasıyla Rusya, sınırlarının yıllar boyunca güvende olacağından emin hâle geldi" dedi.
— İzvestiya gazetesinin eski askeri analisti Dmitry Safonov

Avangard, Rusların ülkelerine yönelik potansiyel tüm saldırıları önlemek amacıyla tasarlamış oldukları 'nükleer üçlemenin' bir parçası konumunda.

YENİ NESİL T-14 ARMATA TANKI
Armata platformunda geliştirilen araçlardan yalnızca biri olan T-14 tankı, yüzyılımızın ağır zırhlı araç teknolojisinde adeta bir dönüm noktası niteliğinde.
T-14, dünyanın üçüncü nesil ilk tankı olma özelliğini taşıyor. 125 milimetrelik 2A82 ve kurulabilir 152 milimetrelik 2A83 yivsiz silahlarıyla donatılmış olan tank, tamamıyla dijital yolla kontrol ediliyor. Ayrıca dünyanın insansız tarete sahip ilk tankı olma özelliğini de taşıyor. Tankın tüm mürettebatı, güçlendirilmiş zırha sahip ayrı bir bölümde bulunuyor ve hem aracı hem de sistemleri tamamıyla buradan yönetiyor. Bu teknolojik yenilik, tank tam taretinden vurulup tüm mühimmat alev alsa dahi mürettebatın hayatta kalabilmesine olanak sağlıyor.
Bunun yanında tankın zırhı, tanksavarların ve füzelerin atışlarına dahi direnebiliyor.
Zırhın yanında T-14, Afganit isimli yeni bir aktif koruma sistemine de sahip. Söz konusu sistem hem hedeflerini fiziksel olarak imha edebiliyor hem de etkisiz hâle getirebiliyor. Yaklaşan düşman mühimmatlarını algılayan tam dört antene sahip olan tank, lazerler ve sis perdesi yardımıyla uçakların rotalarını da belirleyebiliyor.
Eğer ki düşman mühimmatı radar ve lazerlerden kurtulabilirse, bu sefer de Malakit adlı dinamik kalkan devreye giriyor ve füzeleri vurarak tankı korumaya devam ediyor.
"Armata'nın en yakın rakibi Amerikan Abrams tankı. Söz konusu tank dinamik korumaya sahip olsa da, mürettebat için zırhlı bir bölüme sahip değil. Bu sebeple zırhı delen bir saldırı gerçekleştiği takdirde, mürettebatın kurtulma şansı oldukça düşük. İki tank arasındaki önemli farklardan biri de silah kapasitesi ve atış sayısı. T-24 tankı dakikada 10 atış yaparak hedefini 7 kilometre mesafeden vurabiliyor. Abrams tankının atış sayısı dakikada üç ile sınırlı kalırken, menzili de sadece 4.600 metre. Ortadoğu'daki militanlarla sürdürülen mücadelede, söz konusu iki kilometrelik fark her şeyi değiştirebilir."
— İzvestiya gazetesinin eski askeri analisti Dmitry Safonov
Bu metin, Russia Beyond The Headlines sitesindeki orijinalinden yararlanılarak hazırlanmıştır.
Made on
Tilda